DOĞAL YAŞAMDAN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
DOĞAL YAŞAMDAN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Aralık 10, 2016

SAKSIDA ,KÜÇÜK ALANLARDA MEYVE YETİŞTİRME



Küçük bahçelerde,balkonlarda ve teraslarda duvarlara  gerilen tellerle form verilerek istediğiniz bodur meyveyi yetiştirebiliyorsunuz. Fransada Espalier yöntemi deniyor .Etrafımda da saksıda bodur meyve çok görmeye başladım.

Aralık 31, 2010

MERHABA 2011

2011 Yılı tüm dünyaya,aileme,dostlara SAĞLIK,HUZUR,BOLLUK,BAŞARI getirsin.Kimseler bunalıp,üzülmesin.

2010 ikinci yarısı ailem ve benim için çok üzücü geçti.Ailemizden birisi ebedi hayatına göç etti.Mekanı cennet olsun.Bir daha bu acılar olmasın.



Şubat 09, 2010

İnsan vücudu, mucizelerle dolu bir makinedir.







Şimdi okuyacağınız vücudunuzla ilgili gerçekler sizi neden bu şekilde yaratıldığımız  konusunda merakta bırakacak. 

-Bilim adamlarına göre IQ'nuz ne kadar yüksekse o kadar çok rüya görürsünüz.
  
-Bir adım atmak için 200 kasınızı kullanırsınız.

-Ortalama bir kadın ortalama bir adamdan 5 inc (12,5 cm) daha kısadır.

-Ayak başparmağınızda iki kemik olmasına karşılık diğer dört parmağınızda üçer kemik bulunur.

-Bir çift ayakta 250,000 terbezi vardır.

-Tam dolu bir idrar kesesi aşağı yukarı bir beyzbol topu ebadındadır.

-Mide asidiniz bir jileti eritebilecek güçtedir.

-İnsan beyin hücresi 5 takım Encyclopedia Britannica'daki bilgileri alabilecek kapasitededir.

-Yiyeceğin ağzınızdan midenize ulaşması yedi saniye sürer ..

-Ortalama bir rüya 2-3 saniye sürer.

-Göğüsleri kılsız erkekler, kıllı erkeklerden daha fazla karaciğer sirozuna yakalanırlar.
  
-Her bir ayağınızda yaklaşık bir tirilyon bakteri vardır.

-Vücudunuzun 30 dakikada saldığı ısı ile iki litre suyu kaynatabilirsiniz.

-Diş minesi vücudunuzdaki en sert şeydir..

-Dişleriniz doğumunuzdan 6 ay önce (dişetlerinizin içinde) oluşmaya başlar.

-Sevdiğiniz birine bakarken gözbebekleriniz genişler, nefret ettiğiniz birine bakarken de.

-Sarışınlar, esmerlerden daha fazla saç teline sahiptir.

-Burnunuzla başparmağınız aynı boydadır.
 

Ocak 10, 2010

TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ

Yasemin Soysal kitabında “mucize” bir diyet reçetesi ya da listesi vermiyor, kitapta, zayıflamaya çalışırken yapılan hataları, beynimizi nasıl yanlış programladığımızı neşeli ve kolay anlaşılır bir dille aktarıyor.

Tartılardan Kurtulun

Kitabında, son derece masum görünen tartıların bizlere nasıl kilo aldırdığını, olumlu düşünce sandığımız pek çok şeyin aslında nasıl kilo almamıza neden olduğunu, askıda duran eski kıyafetlerimizin bedenimizi kilo almaya nasıl programladığını ve geçmişimizden getirdiğimiz şartlı reflekslerin ne yaparsak yapalım bizi kilo sorunu ile baş başa bıraktığını da okuyucularıyla paylaşıyor.

Pozitif düşünce diye bir şey yoktur! Sadece düşünce vardır…

Yasemin Soysal kitabında, zihnin illüzyonların etkisinde olduğunu açıklıyor. Zihin, olumlu ya da olumsuz düşünce gibi şeyleri algılamakta zorlanıyor diyor Soysal, onun için olumlu ya da olumsuz düşünme diye bir şey yok; yalnızca düşüncenin kendisi var. Bu nedenle bizler belli düşüncelere programlandığımız sürece bu düşüncenin arkasındaki niyet iyi de olsa sonuç o kadar iyi olmayacaktır.

Sonunda o pastayı yersiniz

Beyninize, “pasta yeme!” diye bir komut verdiğinizde bu komut olumlu bir niyet içeren olumlu bir komut olabilir. Fakat zihin eyleme değil pasta düşüncesine odaklanır ve pasta düşüncesi aklından geçtiğinde onu yemek için gerekli olan fizyolojik süreçleri başlatır. Siz istediğiniz kadar pasta yememeye çalışın içinizdeki gerilim artar ve sonunda o pastayı yersiniz.


Bu nedenle zihnin, yaşanılan ortam ve doğru düşünme alışkanlığı ile düzenlenmesi gerekir. Bunun için örneğin büyük tabaklar yerine küçük tabaklarda yemelisiniz. İstediğiniz şeyi yeyin; isterseniz pasta yiyin; ama bunu büyük bir tabakta değil küçük bir tabakta yiyin. Büyük tabağın içinde bir porsiyon pasta size küçük gelecektir; ama aynı pastayı küçük bir tabağa koyarsanız, zihniniz bunun çok fazla olduğunu düşünmeye başlayacaktır.

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=184613

Ocak 07, 2010

YORUMLARDAN

Sevgili sünter çevreyle ve korumayla ilgili yazıma yorum yapmış.Bende bu yorumu sizlere aktarıyorum.GELECEK ÇOCUKLARIMIZIN,TORUNLARIMIZIN...DÜNYA BİZE EMANET!

Teşekkürler sünter.
Ben bütün bu yazdiklarinin yüzde 80ini uyguluyorum hic zor degil. Herkese tavsiye ederim.
Benim bu bilince varmam daha ziyade televizyonlarin aksam sabah halki bigilendirmesinden kaynaklandi. Özel programlar var burda(Almanya). Uzun uzun uygulamali bir sekilde anlatan gösteren. Bir yilda 700-800€ (Yaklasik 1700 TL) cebinize kaliyor. Hadi dünyayi düsünmediniz cebinizi düsünün. Her yil en az 1000-1700 arasi bir parayi cöpe atmis oluyorsunuz.Bizim su paramiz-elektrik paramiz-cöp paramiz da ciddi eksilmeler oldu. Kalorifer de ise sadece bir derece eksiltmekle bile yillik 300€ eksildi. Yil sonu aidatlari gelince de sanki havadan gelmis gibi seviniyoruz.
Bu kadar net nasil biliyorum. Ayni evde oturan yan komsumdan.Evin metre karesi ayni. Evde yasiyanlarin sayisi da ayni ama onlar her yil üste para verirken biz üste para aliyoruz:)Alisverise giderken illaki yanimda file yada sepetim olur. Naylon posetler burda parayla veriliyor marketlerde. Türkiyede ise hala bedava.
Su naylon posetlerin toprakta binlerce yil kaldigini bile bile aliyoruz hala.

Burda bu bilinc daha fazla.Cevre temizligine cok önem veriyorlar. Sadece önem degil ceza da veriyorlar. Insanoglu zora girmeden hic bir sey yapmaya yanasmiyor. Avrupada ki düzen de sadece cezalarin yüksek olusuyla saglaniyor. Yoksa onlarin bizden daha medeni olusuyla degil. Bir de bigilendirme cok fazla. Bizde televizyonlar hala bütün günü kari koca kavgasi birde evlendirme saklabanliklariyla oyalaniyorlar.

Hergün böyle yayinlara daha fazla yer versinler bakin o zaman nasil degismeye baslar insanlarin cevre bilinci.

Ocak 06, 2010

ELİMİZDEN GELENİN EN FAZLASINI YAPALIM! ÇOK ZOR DEĞİL!


Evde Yapabileceklerimiz
Birey Olarak küresel ısınmaya karşı yapabileceklerimiz:

Sadece oda ısısındaki her 1 derecelik azalma, ile yüzde 10 enerji tasarrufu sağlayabilirsiniz. Ampül değiştirmek bile elektrik faturalarında %20’lik bir azalma sağlar. Tek başınıza bir fark yaratamayacağınızı düşünebilirsiniz ama 157,000 kişilik TNT ailesini düşündüğünüz zaman fark büyük olacaktır. Bilgilenin. Değişime kendinizden başlayın. Alışkanlıklarınızı gözden geçirin. Protesto edin.

Çöp üretimini azaltalım. Daha az ambalajlı, dönüşümlü kağıtlı, plastik ve camlı ürünler satın alalım. Yılda 900 kg karbondioksit tasarruf edebiliriz. Kompostlama, seragazı emisyonlarını azaltmaya yardımcı olur.

Dönüşümlü kağıt kullanalım. Bilgisayarımızın yazıcı kağıdının yüzde 100 geri dönüşümlü olmasına dikkat edelim. Bir top kağıtta 2.25 kg karbondioksit tasarruf edebiliriz.
Minimal ambalajlı ürünler alalım; Az ambalajlı ürünler çöpümüzü yüzde 10 oranında azaltabilir. Yılda 540 kg karbondioksit tasarruf edebiliriz.

Kullanılmayan elektronik cihazların fişini çekelim; Ev aleti satın alırken sadece enerjiyi en verimli kullananlarını satın alın. Uzaktan kumandayla kapatılan aletler bir aileye yıllık 200 YTL'lik fazla enerji harcatır. Elektrikli aletleri uzaktan kumandayla değil, düğmesinden kapatın.

Elektronik cihazlar kapalı olsalar bile enerji kullanırlar. Kullanmadığımız zaman fişten çekerek 450 kg karbondioksit tasarruf sağlayabiliriz.

Bir ağaç dikelim; Ağaçlar bize mikro iklim ve sürekli nem sağlar. Karbondioksiti emer ve temiz nefes almamız için havayı temizler (Yılda 900 kg karbondioksit tasarrufu)
Pişirirken tencerenin kapağını kapatın, düdüklü tencere kullanın.
Suyu asla elektrikle ısıtmayın, ihtiyacınızdan fazla su ısıtmayın.
Güneş enerjisi kullanın. Çamaşır ve bulaşık makinelerinizi sadece tam doluyken kullanın.
Evinizi yalıtın. Evi havalandırırken ısıtma sistemini kapatın, camları tamamen açın ve hızlıca havalandırın. Yalıtım ve verimli havalandırma ısınma ihtiyacını yüzde 90 azaltabilir. Yaz aylarında evinizin güneş alan penceresine beyaz perde takın ve gün boyu kapalı tutun.

Toplu taşıma ve bisiklet kullanın. Otomobilinizi küçültün. Yakın mesafelere yürüyün. Uzun mesafeler için metro ve tramvayı tercih edin.
Arabamızı ortak kullanabiliriz, Eğer geniş bir araç kullanıyorsak, arkadaş ve yakınlarımızla işe aynı araba ile gidip gelmek yakıttan ve paradan tasarruf sağlar.
Araba lastiklerimizi yeterince şişik tutalım. Araba lastiklerinin gerektiği kadar şişik olmasına dikkat edelim. Bu küçük önlem yılda 112.5 kg karbondioksit tasarrufu sağlar.
Hava filtresini değiştirelim. Arabamızın hava filtresini her ay kontrol edelim, sıkça değiştirelim. Yılda 360 kg karbondioksit tasarruf sağlar.
Organik ve yerel ürünler tüketin. Sera gazlarının yüzde 18'inden çiftlik hayvancılığı sorumludur. Daha az et tüketin.
Evde en çok kullanılan 5 ampülü en az enerji tüketen cinslerle değiştirmek. 2.5 milyon evde yapılan bu uygulama ile 1 yılda 800.000 aracın atmosfere verdiği sera gazına eşdeğer tasarruf yapmış oluyoruz. Aynı zamanda elektrik faturamız da düşük gelecektir.
Evlerdeki 2. televizyonları teke indirmeliyiz.

Klimaların filtrelerini 3 ayda bir değiştirmeliyiz. Kirlenen filtreler hava akışını yavaşlatacağından cihaz daha fazla enerji harcayacaktır.
İşyerinize veya evinize alacağınız yeni ekipmanların mutlaka enerji tasarrufu fazla olanlarını tercih edin.
Su kullanımındaki savurganlık, hem enerji tüketimini, hem de su tüketimini artırmaktadır. Örneğin, diş temizliğinde ve traş olurken musluklar mutlaka kapatılmalıdır.
Tuvaletlerin sifonları, sızıntılara karşı gözden geçirilmelidir.
Aracınızı hortumla değil de kova su ile yıkayın.
Tüketimi azaltın. "Para sizin olabilir ama dünya hepimizin."
Bunları en az beş kişiye anlatın.
http://gezegenbenim.tnt.com.tr/EvdeYap.aspx

Aralık 24, 2009

YARIN ÇOK GEÇ OLMASIN !!! MONO SODYUM GLUTAMAT ...




MSG NEDİR?...

MSG adında bir yiyecek katkı maddesi var.

MONO SODYUM GLUTAMAT

Yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel

Olarak algılanmasını sağlıyor. Tatlı, tuzlu, acı fark etmiyor.

Hangi yiyeceğe katılırsa lezzetliymiş gibi geliyor. O yüzden gıda

üreticilerinin bir çoğu MSG'yi karlı olduğu için kullanıyorlar.

MSG ZARARLI MI ?

Buna okuduktan sonra siz karar verin.

 Bu madde Nörotoksin. Sinir hücrelerine zarar veriyor. Merkezi sinir
sistemi tahribatı ve

buna bağlı olarak ALZHEİMER, PARKİNSON, HUNTİNGTON hastalıkları, SARA
(Epilepsi)

Retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı) Yağ birikimi, doyma
mekanizmasında bozukluk,

obezite. Büyüme hormonu baskılanması. Pankreas hasarı, insülinde
artış, ve buna bağlı diyabet.

Böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar. Bu madde hamilelerde plasenta

bariyerini geçebiliyor, anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara
maruz kalıyor.


Özellikle çocuklarımızın hatta büyüklerin de çok severek yediği

CİPS'lerde çok kullanılmakta. Hazır köfte harçları, Et suyu

tabletleri, Hazır çorbalar, Dondurmalar, renkli yoğurtlar ve benzeri
bir çok üründe var.

Şimdi diyeceksiniz ki, Madem bunca zararı var, neden kullanıyorlar?.

Küreselleşen dünyada, ticaret de küreselleşti. Küresel ticaret devleri
insaf, merhamet

gibi duygularla asla çalışmaz. Onların amacı çok kar etmek, çok daha
büyümektir.

Bu mamuller, al benisi olan renklerde ve janjanlı ambalajlarda sunulur.

Televizyon, gazete ve duvar reklamlarında onlara sıkça rastlarsınız.

Sadece maddesel tadıyla değil, görsel yollar ile de beyinlerimize
kazınır adeta.

Basit bir hesap yaparsak, ucuz zannedilen bu ürünleri çok pahalıya
tükettiğimizi görürüz.

Mesela Cips. Semt pazarlarında 3 kg . patatesi 1 TL ye alabilirsiniz.
Oysa ki 50 gram CİPS 1 liradır.

Yani  1 kg . Cipsi, 20 ytl.den tükettiğimizin farkında bile değiliz.

Olumsuz etkileri de cabası. bu mamulleri üretenler !....

Kendi ürettiklerini asla yemezler, içmezler. Onların gıdaları organik
ve doğaldır.

Son zamanlarda organik tarım yapan çok güçlü özel şirketler türedi,

burada itina ile yetiştirilen ürünleri semt pazarlarında göreniniz var mı?

Ben henüz rastlamadım.

Gelelim genel sağlık boyutuna;

Son 25 yıla dikkatle göz atacak olursak, çocuk yaşta diyaliz cihazına
bağlı yaşamaya mahkum edilenler,

çok küçük yaşta şeker hastalığı ile tanışan çocuklar, obez çocuklar,
asabi çocuklar,

9-10 yaşında buluğ çağına girenler, çeşitli nedenlerle engelli
doğanlar ve bu sayının

ülke nüfusunun % 12'sine çıkması ve benzerleri.

Ve sizlerinde aklınıza gelebilen yeni hastalıklar. Hastalıkları
üretenler, ilaçlarını da ihmal etmediler.

Bu da madalyonun diğer karlı yüzüdür. Karbondioksitli meşrubatlardan,
sakıncalı hazır gıdalara varana

kadar bir çok yerde çeşitli uyarılar yazıldı, çizildi. Durumun
ciddiyetini anlayabilenimiz var mı?

Bu sorunun cevabı, tüketim miktarıdır.

Şimdiki eğitim sistemimiz endüstri, tarım, genel kültür alanında
yetersiz kaldığından,

yeni nesiller tehlikenin farkında değildirler.

Emperyalist devletler, egemen olmak istedikleri toplumun eğitimli
olmasını istemezler.

Onlar için önemli olan kendi halkları ve elde edeceği yeni sömürü
kaynaklarıdır.

Her yıl eskiyen, yaşam kaynakları azalan, küresel ısınma ile kuraklık
tehlikesi  yaklaşan bir dünyada,

Küresel güç olan emperyalist devletlerin acımasızlığının arttığı bir dünyada,

Dengelerin ve haritaların değiştirilmek istendiği bir dünyada
yaşadığımızı asla unutmamalıyız.

Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşadığımızı da asla unutmamalıyız.

Gelin bu güzelim yurdumuza hep beraber sahip çıkalım.

YARIN ÇOK GEÇ OLMADAN !.....

Temmuz 09, 2009

BİRAZ ARA!







En kısa sürede dönmek üzere biraz ara veriyorum.Tüm blog arkadaşlarım sağlıklı,huzurlu esen kalın...
NEŞELİ,HUZURLU ,SAĞLIKLI TATİLLER!!!!

resim:buradan

Mayıs 26, 2009

KİM İSTEMEZ GÜÇLÜ SAÇLARI!



Hepimizin zaman zaman derdidir dökülen,kırılan saçlar.

Güçlü ve sağlıklı saçlar için uzmanların tavsiyeleri var; ıslakken taramayın,geniş dişli tarak kullanın, kurutma makinasını uzaktan ve orta sıcaklıkta kullanın,güneşten koruyun, boyatırken kimyasal içeriklere dikkat edin derler...
zaten bunları aşağı yukarı biliyoruz.

Benimde çok hoşuma giden , saten veya ipek yastık kullanarak düğümlenmeyi ve kırılmayı önlüyormuşuz...

Beyazlamayı sarmısakla durdurun.
saçlarımız beyazlamaya başlamışsa;bir adet soğan ve 5-6 diş sarmısağı iyice ezin.Bir yumurta sarısı ve bir çorba kaşığı zeytinyağı ekleyerek ,krem haline getirin.Saça sürüp 1 sa. bekletin.Bu kürü haftada bir uygulayabilrisiniz.

Mayıs 04, 2009

YAŞAMDAKİ HER ŞEY BİR MUCİZE BENCE!



TUZLU SU

Tuzlu Su Mucizesi:
Denize girdikten sonraki dinlenmişlik ve arınmışlık halini hepimiz biliriz. Havuza girdiğimizde ise bunu hissetmeyiz. Sebebi sudaki tuzdur. Tuzlu su bedende birikmiş negatif elektriği iletkenliği sayesinde sizden alır götürür. Sizler bütün günün stresinden kurtulmak için ya da gerilimli durumlardan önce ellerinizi bir miktar ( 1 litre suya iki çorba kaşığı tuz yeterli ) tuzlu suyla yıkadığınızda bu birikmiş olan negatif elektrikten kurtulur ve arınırsınız.

KULAK

Kulak ceninin ana rahmindeki duruşunun şematik olarak aynısıdır. Ve tüm akupunktur noktaları kulak üzerinde bu esasa göre yer almıştır.

Kulağınızı baş ve işaret parmaklarınızın arasına alarak kulak kepçesinden
başlayarak, dayanabildiğiniz kadar güçlü ve sıkarak masaj yapın. İlk anda bazı noktalar acıyacaktır ( bunlar bedendeki ağrıyan bölgelerin kulaktaki refleks noktalarıdır ). kısa bir süre sonra bu ağrılar kaybolacaktır. 2 -3 dakika bu masajı yapmanız yeterli olur. İsterseniz uzatabilirsiniz de. Zaten masajın sonuna doğru bedeninize bir sıcaklıklığın yayıldığını hissedeceksiniz. Bunun ardından ağrılarınızın azaldığını ve kaybolduğunu da... Hiç bir yan etkisi olmayan bu uygulamayı herzaman her yerde kendinize ve ağrısı olanlara uygulayabilirsiniz.


Nisan 13, 2009

ORMANLAR İÇİN,LÜTFEN DESTEK ! LÜTFENNNN!!!!!!!!











***KAMPANYAYA DESTEK VERMELİYİZ***

Gördüğünüz karikatürler,TEMA'nın yapmış olduğu yarışmada ilk üçe girenler.
Temanın sayfasında tüm karikatürler var.Çok çarpıçı karikatürler yapılmış.



TEMA 2B Kapsamındaki Orman Arazilerinin satılmaması için bir imza kampanyası başlattı...
Değerli insan Hayrettin Karaca "Bana 1 milyon imza verin sattırmam" diyor...
Gelecegiimiz için sadece 1 dakikanızı ayırmaya üşenmeyin. Lütfen klavyenin tuşlarına, HADİ!
http://www.tema.org.tr/2B/

Mart 22, 2009

TOPRAKLA İÇ İÇE YAŞAMAK


















Gözlerden uzak,günün yorgunluğunu sakin bir şekide geçireceğin,doğayla iç içe,aynı zamanda toprakla kucak kucağa yaşamayı ister miyiz...

"Earth house"deniyor bu evlere.Yükseltiler,mağara girişi görüntülü kapılar...
Bu evler toprağın altında inşa ediliyor.Küresel enerji kıtlığı için bir çözüm olarak düşünülüyor.
Evler biraz eğimli yamaçlarda yapılıyor.Üsten ışık alan camlar,güneş enerjisi pananelerle enerji üretimi v.s.
Bu evler her türlü ihtiyacını kendi üretecek şekilde inşa ediliyor.
Bütün olumsuz etkilerden uzak olacak.Sel,deprem,fırtına gibi...

Bağır ,çağır,müzik dinle ne istersen yap yalıtım mükemmel.
İstersen sebze,meyva,çiçek bahçende olacak.


Bu evlerin benzerleri Anadolumuzda binlerce yıl önce vardı.Halada bir çok yerde kullanılmakta.
Sadece bugünküler daha modern olacak.
Butün dünya da ki zenginler bu evlerden yaptırmaya başlamış bile.
Darısı başımıza...


kaynak; www.en.wikipedia.org

Mart 11, 2009

BAL VE PİRİNÇ UNU İLE PARLAKLIK



Sağlıklı bir cildin ilk şartı,onu temiz tutmak ve beslemektir....
Eh yani bu kadarını biliyoruz ne yapalım...Çok basit bir formül size...deniyorum ve parlıyorum.


Mucize tarif;

_2 çorba kaşığı bal

_2 çorba kaşığı pirinç unu ,bunları güzelce lapa haline getiriyoruz.

Başka bir kapta yumurtanın akını çırpıyoruz ve lapanın içine karıştırıyoruz.
Banyo yaptıktan sonra maskeyi yüzümüze,boynumuza sürüp,15 dk.başka işlerle meşgul oluyoruz. Daha sonra yüzümüzü ılık suyla iyice temizliyoruz.
Bir kaç denemeden sonra pırıl pırıl bir cildiniz oluyor.


*haftada bir kez yapılabilir.


Mart 09, 2009

ÇİĞ BESLENME-GENÇLİK İKSİRİ


En doğru ve sağlıklı beslenme nasıl olur konusuyla ilgili her gün yeni şeyler okuyoruz,duyuyoruz. Herkes bir şeyler söylüyor.Bu arada bizimde kafamız iyice karışıyor.

Şimdide ÇİĞ BESLENME moduna girecez galiba.


İşte buna kafam yattı!


Yiyecekler 48 derecenin altında pişirilecek.Amaç;yiyeceklerin içindeki enerji veren enzimlerin canlı kalması sağlamak.


Bu arada ;
8 Farklı sebze ile hazırlanan,DR. Mehmet Öz'ün Gençlik iksirini bir daha tekrarlamak istedim.

Hazırlanması


*2 kase ıspanak

*2 salatalık

*1kereviz
*maydonoz(bir avuç dolusu iyi geliyor)

*2 elma

*bir tutam ıhlamur

*yarım limon

*1/4 çay kaşığı zencefil (taze yoksa tozda oluyor)

Bunlar karıştırılıp,suyu çıkarılıyor.Bir gün içinde tüketiliyor.